İçeriğe atla

hafif

Vikisözlük sitesinden
Ayrıca bakınız: hafif hafif, hefif

Türkçe

[değiştir]

Köken

[değiştir]
Arapça

Belirteç

[değiştir]

hafif

  1. sıkıntısız, ferah, rahat olarak
    Kendimi bugün çok hafif hissediyorum.

Deyimler

[değiştir]

hafif biçimde, hafif hapis, hafif sanayi, hafif sıklet

Çeviriler

[değiştir]

Ön ad

[değiştir]

hafif

  1. tartıda ağırlığı az gelen, yeğni, ağır karşıtı
  2. güç veya yorucu olmayan, kolay
    Hafif bir iş.
  3. ağırbaşlı olmayan, ciddi olmayan, hoppa
    Hafif kadın.
  4. miktarı az, sindirimi kolay
    Onlar da akşam yemeğini pek hafif yerlerdi. - S. F. Abasıyanık
  5. kalınlığı veya yoğunluğu az olan
    Dışarıda yanan lambanın aydınlığıyla burası hafif bir karanlık içindeydi. - M. Ş. Esendal
  6. etkisi az olan, sert karşıtı
    Hafif bir içki.
  7. önemli olmayan
    Hafif ceza.
  8. çok dik olmayan
    Hafif bir meyilden indik. - H. R. Gürpınar
  9. gücü az olan, belli belirsiz
    Yaprakların hafif iniltisi içinde, çalılıklar arasından geçerek denizaltının demir attığı koya doğru yaklaşıyoruz. - E. M. Karakurt

Deyimler

[değiştir]

hafif atlatmak

Çeviriler

[değiştir]

Kaynakça

[değiştir]